Cuma

müzikle ilgili şeyler.

ki bence okumasanız da olur. hızlı düşünce akışı, yazılan cümlelerin arasındaki o müthiş kopukluğun kaynağı olacak. hep öyle olur. müzik dinlemek öyle bir şey ki, "evrensel" lafının tüm evreni dünyadan oluşuyor sanmak olduğunu düşünen bir insan için bile "evrensel". ne dediğini anlamıyorum. ama inan doğru tahmin ediyorum. hiçbir şey demese de mevsimlerin değişmesi çok güzel. bırakalım şimdi cümleleri. neyi seviyorum biliyor musun, bir şeyi tek başıma yapabilmenin verdiği o hazzı. anla işte, tek başıma olmayı seviyorum. yollar müzik dinlemek içindir. iyi ki ışınlanamıyoruz. yollar belki yanındakiyle konuşmak içindir ama ben kendi kendime konuşmayı daha çok severim. fonda müzik olmalı. bugünlerde nasıl komiğim anlatamam. annem her gün mutlu. çok komikmişim, öyle diyor. bir insanı çok uzaktan görüp anlamak vardır. ben yerinde duran ama aslında hiç de yerinde duramayan birini görüyorum. çıldıracak birini görüyorum. tanımama gerek yok ki, böyle zamanlarda ne kadar uzaktan baktığın hiç önemli değil. ama merak ediyorsun. çözmek istemeden soruyu görmek istiyorsun. merak tuhaf. arada etrafa bakınmak iyi oluyor. dalga geçmeden yaşanmaz ve bazı şarkılar seninle dalga geçer. şarkıların omuzlarına yaslanılıyor. şarkılar sarılabiliyor. eh canım, bazıları işte anlasana. şarkılar anlıyor. şarkılar anlatıyor. insan mı bu, deme. tek başınalığın verdiği hazzı bir insan tamamlayamaz. tamamlarsa buna tek başınalık diyemezsin, şu klişe laftan söz ediyorum. şarkılar insanların ürünü olabilir ama seçersin. nasıl bir şey istiyorsun? neşeli mi? bak sonbahar geldi, sen en iyisi sakinleş biraz. biraz yavaşla be. ben 32 dakikalık şarkının evreninde yaşıyorum. kilise çanları ya da ezanın rahatsız ettiği türden bir insanı nasıl yatıştırır o fırtına? bir şantajcının kafasının içinde gezindiğini hayal et. işte bu, 32 dakikaya değer. hatta daha da fazlasına, çok daha fazlasına. kim olamıyorsan, o olmana izin verecek bir şarkı ara. bulursun. bana sor. sen bulamazsan ben bulurum.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder