Salı



eve yürüyorum. kar yağıyor mu uçuyor mu her ne yapıyorsa, önümü göremiyorum. gözlerimi yere dikmiş durumdayım, arada ıslak botlarım kadrajıma giriyor. ayaklarımı hissetmiyorum. ellerim ceplerimde, bir cebimde hamur silgimle oynuyorum, diğer cebimde telefonum falan var. ayaklarım kayıyor. sakin bir insanım. sanki bir insanım. böyle şeyler düşünüyorum. yanımdan geçen insanların içinde tanıdık bir yüz görmemek için, onlara hiç bakmamayı tercih ediyorum. yürürken düşündüğüm çok şey var, dersem kimse inanmamalı. bomboş hayaller kuruyorum. insanlar umrumda değil. önemli şeyler umrumda değil. politika, ekonomi, eğitim, devlet, hukuk, hede, hödö umrumda değil. bunlar önemlidir.
can dinlemek bana tuhaf bir gamsızlık bahşediyor. insanların önemsenmemeyi hak ettiklerini düşünüyorum. biri senle dalga mı geçiyor, dönüp bakma. biri adını mı söyledi, ilgilenme. biri bir şey mi anlattı, tepki verme. biri bir şey mi istiyor, yapma. biri tartışmak mı istiyor, kaç. biri tebrik mi ediyor, bomboş bak. biri baş sağlığı mı diliyor, boş bakmaya devam et. biri ne yaparsa yapsın, sen kendini ondan ne kadar ayrı bir yerde gördüğünü hisset ve ona hissettir. kar çok yağdı. bu sakin vokal, her şeyi önemsiz hale getiriyor.
mutluluk bile artık umrumda değil. çünkü o bile önemsiz. hissetmeye ihtiyacım kalmadı.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder